{ "title": "Ruh Molekülü", "image": "https://www.molekul.gen.tr/images/Ruh-Molekulu-47.jpg", "date": "21.01.2024 03:45:46", "author": "Kürşat YILDIRIM", "article": [ { "article": "Ruh Molekülü, Canlı evrim süreci ile gelişen beyin ve sistemlerinin tam ortasında 5-8 mm. Çapında epifiz isimli bezin salgıladığı psikoaktif hormona ruh molekülü denir. Bilimsel adı Dimet hyltry ptamine (DMT) olan ruh molekülü insan, hayvan ve bitkilerde olur. Ruh molekülü kâinatın başlangıcından itibaren gelişim gösterdiğinden gelişim süreci ile ilgili tam olarak bilimsel veri elde edilemez.

Ruh molekülünü salgılayan epifiz bezi doğum ile büyümeye devam eder ve 2 yaşında büyümesi sona eder. Duymadan, görmeden hissetmek bu molekül sayesinde olur. Bu molekülün bir başka özelliği ise; eğer insan da gerçekten ruh var ise ruh ile ilgili bölümünü yönetmesi diyebiliriz.

İlk bakışta basit bir molekül olarak görülen yapının; esasen canlı bünyesindeki çözülmesi şimdilik imkânsız bir molekül olduğu görülür. Fakat yapılan biyokimyasal araştırmalar ile DMT hormonunun canlının hayatta kalmasını sağlayan en temel molekül olduğunu göstermektedir. Diğer hormonlar eksik ya da fazla diğer ünitelerin çalışmasını sağlarken DMT'nin salgılanmaması durumunda nedensiz yaşam sonlanmalarına rastlanılmıştır. Ruh molekülünü sadece insanlar salgılamaz, fakat bilinmesi gerekir ki; normal yaşam için gerekli olan görme, duyma, bilme, anlama veya diğer becerileri hayata geçirmek için gerekli olan organizmalar ne kadar sağlıklı çalışır ise DMT salgılanması da o kadar az olabilmektedir.

Ruh Molekülünün özellikleri nelerdir?

Duyu organları ve diğer organların yerine getirmesi gerekli olan şeyler tam olarak yerine getirilmemesi ve bu durumun nesiller boyun yaşanması durumunda DNA'larda meydana gelen genetik değişiklikler epifiz bezinin daha da etkin çalışmasına neden olmaktadır. Yani görme sorunu olan kişinin duyma sinirlerindeki gelişkinlik veya duyma sorunu olan kişilerin görerek dudak okuma becerisinin artması örnek verilebilir.

Epifiz bezi beyin ile yakın ilişki içinde olmasına rağmen beyinden ayrı bir organeldir. Göz ile direkt bağlantı içindedir. Bu nedenle ışığa duyarlıdır. Biyolojik saatin ayarlanması için salgılanan ruh molekülü gece 23.00 ile sabah 05.00 saatleri arasında daha fazla salgılanır. Bu durum canlının başka bir boyuta geçmesine neden olur. Bu boyut bazen rüyalar ile yaşanırken, bazen de uyurgezerlik olarak ortaya çıkar. Uyumanın, bayılmak olmadığı ruh molekülü sayesinde anlaşılır. Uyuyan insan ruh molekülü sayesinde ne kadar uyuduğunu ortalama tahmin edebilir.

İnsan ve ruh molekülü; İnsan beyninin tam ortasında beyin lobları arasında mercimek büyüklüğünde bulunan epifiz bezi retinadan aldığı ışığın değerlendirilmesinde görevlidir. Böylece gece gündüz döngüsünün diğer vücut bölümlerine olan etkilerinin de şekillenmesine neden olmuştur. Örneğin göz renginin açılması veya ten renginde meydana gelen değişimler Epifiz bezinden salgılanan Ruh molekülü (DMT) hormonları sayesinde oluşur.

İnsan beyninin ürettiği akıl ile ortaya çıkan eşyayı kullanabilme ve Dünyayı yönetebilme yeteneği fizik olarak mümkün iken, akıl ve diğer becerilerden kısmen yoksun olan hayvanlar metafizik alanında insandan daha gelişkindir. Örneğin kanatlı hayvanlar, atlar, karıncalar; insandan daha fazla hissiyata sahiptirler.

" } ] }